4 Haziran Tarihi Polonya İçin Neden Önemli?

0
103

4 Haziran 1989 günü, Polonya Halk Cumhuriyeti döneminin sona erişi ve Polonya‘da ekonomik ve siyasal değişimlerin başlangıcını simgeleyen bir tarihtir. Bu değişimler sayesinde Polonya özgür ve özerk bir ülke haline gelmiş, demokrasi yolunda ve ekonomik alanda önemli adımlar atmıştır. Ayrıca, Polonya Cumhuriyeti 1999 yılında NATO‘ya, 2004 yılında ise Avrupa Birliği’ne üye olmuştur.

4 Haziran 1989, Orta Avrupa’da Komünizmin Yıkılmasının ve Bağımsızlığın elde edilmesinin tarihi olarak geçmektedir.

 

Komünizm Dönemi

Polonya ordusunun Hitler-karşıtı koalisyon birliklerinde 4. en büyük ordu olmasına rağmen, II. Dünya Savaşının ardından SSCB‘nin etki alanında kalmıştır. Polonya 44 yıl boyunca soğuk savaş tarafından bölünmüş Avrupa’da “Demir Perde‘nin” doğu tarafında sıkışmış, Sovyetler Birliği‘ne boyun eğmiş ve tek bir ideolojinin egemenliğine girmek durumunda kalmıştır.
1945 ile 1989 yılları arasındaki dönemde, Polonya’da toplum içinde komünizm sistemine ve beraberinde getirdiği değerlere karşı bir dizi siyası hareket gerçekleşmiştir.
• 1956 yılında işçi protestoları gerçekleşti. Bu protestolar kanlı bir şekilde bastırıldı.
• 1968 yılı Mart ayında düzenlenen öğrenci protestoları milisler tarafından şiddet kullanılarak dağıtıldı. Hükümetin gerçekleşen bu çatışmaların sorumlusu olarak yahudi kökenli vatandaşları suçlayan resmi açıklamaları, birçok yahudi kökenli Polonyalının ülkeden temelli göç etmelerine neden olmuştur.
• 70’li yıllarda ülkedeki kötü ekonomik durum nedeniyle gıda ürünlerine, özellikle et ürünlerine zam yapıldı. Fiyatlardaki bu artışlar özellikle Gdansk ve Szczecin gibi kıyı şehirlerinde aralık 1970’te başlayan bir grev dalgasını beraberinde getirdi. Grevler sırasında yaralananlar ve ölenler oldu.
• 1976 yılı Haziran ayında Varşova’nın Radom ve Ursus semtlerinde Polonya toplumu tarafından hükümete karşı gerçekleştirilen protestolar ve ardından yaşanan olaylara bir tepki olarak muhalefet çevreler tarafından “İşçileri Koruma Komitesi” kuruldu.
• 1980 Ağustosu’nda ülkedeki ekonomik istirarsızlık hat safhaya ulaşmıştı. Böyle bir kriz ortamında ekonomik nedenlerden dolayı yeni bir grev dalgası daha yaşandı. 14 Ağustos 1980 yılında Gdansk şehrinde Lenin Tersanesi’nde başlayan grev sırasında işçiler tersaneyi kapattılar ve grevi sona erdirme şartları olarak öncelikle ekonomik temelleri bulunan isteklerini öne sürdüler. Bu grev muhalefetin entellektüel çevrelerinden gelen desteği de arkasına aldı. Tadeusz Mazowiecki (politikacı / 89 sonrası Polonya başbakanı) ve Bronislaw Geremek (politikacı / tarih profesörü/ 1997-2000 yıllar arasında Polonya Dışişleri Bakanı), grev yapan işçilere hükümet yetkilileri ile müzakerelerde yardımcı olacak uzmanlardan meydana gelen bir komite oluşturdular. Grevler bütün Polonya’ya yayıldı. 31 Ağustos 1980’de tersane işçileriyle yapılan müzakereler sonrasında işçiler ile “Ağustos Anlaşmaları” imzalandı. Anlaşmayı tersane işçileri ve “Dayanışma Hareketi” adına Lech Walesa imzaladı. Ülke çapında yaşanan sevinç dalgası ve yakalanan iyimser havaya rağmen Polonya hala bir totaliter devlet konumundaydı.
• “Dayanışma” hareketi: 17 Eylül 1980 yılında “Bağımsız ve Özerk Dayanışma Sendikası” kuruldu. Sendikanın başına Ağustos 1980 Gdansk Tersanesi grevinin lideri Lech Walesa getirildi. Dayanışma hareketi kısa bir sürede Dünya çapında bir fenomen haline geldi. Bazı verilere göre sendikanın 10 milyon üyesi bulunuyordu. Dayanışma hareketi, sıradan bir sendikanın dışına taşan, ülke çapında bir karaktere sahipti, çünkü farklı politik görüşlere sahip entellektüelleri ve işçileri etrafında topluyordu.
• Komünizm dönemine damga vuran bir başka olay ise 1978 yılında Polonyalı Jean Paul II’nin Papa olarak seçilmesi ve Papa’nın 1979 yılında yapılan Polonya’ya ilk resmi ziyaretiydi.

54e1ba6c1ba6e_o12/13 Aralık 1981 gecesi general Wojciech Jaruzelski Askeri Milli Savunma Kurulu ile birlikte, ülkenin Sovyet orduları tarafından işgal riskini neden göstererek Polonya’da askeri darbe gerçekleştirdi ve sıkı yönetim ilan etti. Bu kararın ardından muhalefet liderleri ve bağımsız sendika hareketinin öncüleri tutuklandılar ve ülkedeki yönetime ordu tarafından el konuldu. Sendikaların faaliyetleri, grev ve protestolar, yurtdışına çıkışlar ve ülke içinde serbestçe hareket etmek yasaklandı. Sıkı yönetim 595 gün sürdü.
Sıkı yönetimin ardından Polonya kendini çok ağır bir siyasi, toplumsal ve ekonomik kriz içinde buldu. Gittikçe kötüleşen politik ve ekonomik durum iki taraf arasında müzakerelerin başlaması kararının alınmasına yol açtı.


Yuvarlak Masa Müzakereleri

Okragly_Stol_1989
6 Şubat 1989 tarihinde başlayan ve iki kampın eşitliğinin ve uzlaşmaya varmadaki samimi tercihinin sembolü olan bu görüşmeler Yuvarlak Masa müzarekeleri olarak adlandırıldı. Görüşmelere hükümet ve muhalif kanattan yüzlerce temsilci iştirak etti. Toplantılar sırasında, yapılacak temel dönüşümlerin uzunca bir listesi kabul edildi. Hükümet kanadı politik gruplar oluşturulması ve etkin hale getirilmesini, “Solidarność” (Dayanışma’nın) ve meslek sendikalarının yasal hale getirilmesini, mahkemelerin bağımsızlığını, fikir özgürlüğünü – sansürün kısmen ya da tamamen kaldırılmasını kabul etti, muhalifler kitle iletişim araçlarında sesini duyurma hakkını kazandı, iktidarın demokratik yolla seçimi konusunda ve serbest piyasanın bağımsız işleyiş ilkeleri hususunda anlaşıldı.
Müzakerelere katılanlar gelecekte oluşturulacak yeni bir kurum olan Senato ve Cumhurbaşkanlığı konusunda ve kısmen serbest parlomento seçimleri yapılması konusunda da uzlaşma sağladı. Bunlar, en değerli özelliği kansız ve barışcıl bir yolda ilerlemek olan ve Polonya’yı temelden değiştirecek kararlardı. Müzakereler 5 Nisan 1989 tarihinde Yuvarlak Masa Anlaşması ile sonlandırıldı. Seçim tarihi 4 Haziran 1989 olarak kararlaştırıldı.


4 Haziran 1989 Sözleşmeli Meclis Seçimleri

PHOTO: WOJTEK LASKI/EAST NEWS  Spotkanie stoczniowcow ze Stoczni Gdanskiej z wicepremierem PRL, przewodniczacego Komisji Rady Ministrow ds. Dialogu ze Zwiazkami Zawodowymi Mieczyslawem Rakowskim. Gdansk, 25.08.1983  N/Z: wicepremier Mieczyslaw Rakowski.    Meeting between shipyard workers and deputy Prime Minister, chairman of Government Commission for Dialogue with Trade Unions Mieczyslaw Rakowski. Gdansk, POLAND - 25/08/1983  N/Z: Mieczyslaw Rakowski.
PHOTO: WOJTEK LASKI/EAST NEWS
Mieczyslaw Rakowski – Gdansk, POLONYA – 25/08/1983
Rakowski, Polonya Halk Ordusu’da Subay olarak görev aldı ve 1946 yılında siyasi kariyerine başladı. Polonya İşçi Partisi yıllarca görev aldı. Kendisi komünist olarak bilinmektedir. 8 Kasım 2008 tarihinde kanserden Varşova şehrinde 81 yaşında vefat etmiştir.

Bu, Polonya savaş sonrası tarihinde ve Doğu Bloğunda yapılan ilk kısmen serbest seçimlerdi. Daha önceden kararlaştırıldığı üzere Meclis’te %65’lik yeri iktidar grubundan seçilen adaylar oluşturdu, %35’lik bir kısmı ise gerçek anlamda yapılan serbest seçimlerle belirlendi. Senato’nun ise %100’ünü eşit haklarla seçimlere katılan muhalifler ve mevcut iktidar kampı oluşturdu.
Seçimlere katılım %62,7’lik bir oranla gerçekleşti. Oylamanın ikinci turunda Solidarność (Dayanışma) mecliste 161, senatoda 99 sandalyeye sahip oldu. Mevcut iktidarın yenilgisi bariz bir şekilde ortadaydı. Devlet televizyonunda ana haberlerde seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından değerlendirme yaparken, ünlü Polonyalı aktrist Joanna Szczepkowska „Sayın Baylar, Bayanlar, bugün Polonya’da komünizmin sona erdiği gündür” demişti.
Komünistlerin seçimlerdeki yenilgisi kendi hükümetlerini kurmayı engelledi, bu nedenle 24 Ağustos 1989 tarihinde eski muhaliflerden olan ve başbakanlığa getirilen Tadeusz Mazowiecki başkanlığındaki muhaliflerin katıldığı ilk koalisyon hükümeti oluşturuldu.
“Cumhurbaşkanı Sizden, Başbakan Bizden” ilkesi gereğince ilk Devlet Başkanı General Wojciech Jaruzelski oldu.
Yuvarlak Masa hareketi tipik bir uzlaşma idi. Birkaç ay sonra bu uzlaşmanın Polonya’daki komünizmin çöküşünün hızlı ve tamamen barışçıl bir şekilde gerçekleştirilebilmesine kapı açmış olduğu görüldü. Başbakan Mazowiecki şunları söylemişti: “Kuracağım hükümet mıras kalan ipotekten sorumluluk taşımıyor. Geçmişin üstünü kalın bir çizgi ile çiziyoruz. Ancak onun içinde faaliyet göstermemiz gereken şartlara bir etkisi var. Yalnızca Polonya’yı şu andaki çıkmazdan kurtarmak adına yaptıklarımızdan sorumlu olacağız. Bugün soydaşlarım için en önemli sorunun, daha iyi olabilir mi sorusu olduğununun farkındayım. Bunu hep birlikte yanıtlayacağız.”
Solidarność’un (Dayanışma’nın) zaferi, Yuvarlak Masa ile sembolize edilen barış görüşmeleri, Polonya’da değişimin başlangıcını simgeleyen 20 yıl önceki 4 Haziran 1989 tarihinde yapılan ilk, kısmi bağımsız seçimler diğer Doğu Bloğu ülkeleri ve SSCB’ne barışçıl değişimin yolunu göstermiş ve eski sistemin zayıflığını öne çıkartmıştır. Sonrasında hemen hemen tüm eski Doğu Bloğu ülkelerinin takip ettiği Avrupa ve Atlantik yanlısı değişimi işaret etmiş, Orta Avrupa’da komünist sistemin çöküşünü hızlandırmıştır. Polonya’daki 4 Haziran 1989 tarihinde gerçekleştirilen ilk, kısmi serbest seçimler ve onu takip eden değişimler özgürlük uğruna savaşmada, dışarıdan empoze edilmiş politik sistemin reddedilmesinde ve demokrasi yoluna girilmesinde pek çok Orta Avrupa ülkesi için ilham olmuştur.


REKLAM


CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here